27 Şubat 2008 Çarşamba

CEVAP NEREDE ?

Evet aşağıda yazılanlara cevap aramaya çalışırsak, görünen, galiba EVET
Güç odakları kendi dışlarında kalanları idare etmeye çok kararlı görünüyor.
Çok uzun zamandır hazırlanmış projeler, inanılmaz bir sabırla uygulanmaya çalışılıyor.
Sekteye uğradıkları anlarda hemen B planlarını devreye sokuyorlar.
Ve bizler, tüm dünya bu olanları film seyreder gibi seyretmeye mahkum edilmişiz.
Ekonomi, spor, medya, her türlü güç etrafımızda cirit atıyor.
Ve sanırım yapabileceğimiz pek bir şey de yok.
Bu yeni bir oluşum değil, yüzyıllardır kurulmuş büyük bir çember.
Bir dünya devleti, ve halkları. Bilim kurgu gibi , ama bugün yaşananlar on yıl evvel düşünülmesi bile zor bir yaşam.
Şahsiyetler, gururlar, benlikler, kalkacakmı, robot lar saracak dünyayı dedikleri, biz canlı robotlar olmasın.

13 Şubat 2008 Çarşamba

GÜÇ

Perdenin ardında,dünyanın önde gelen zenginlerinin beyin takımını oluşturduğu,hedefi dünya hükümeti kurmak olan uluslararası bir komplo varmı gerçekten.
Yada diğer bir deyişle bir aydınlanmışlar gurubu. Yani İLLUMİNATİ ?
Dünya hükümeti ve uluslararası yeni ekonomik düzen için koparılan tüm fırtınalı kampanyaların ardında yatan güç bu adamlarmı ?
Böylesine güçlü iseler, dikkatle örülmüş planları başarıya ulaşacakmı dersiniz ?

DARK MAJESTY-ULUSLARARASI GÜÇ ODAKLARI-TEXE MARRS-TİMAŞ YAYINLARI

12 Şubat 2008 Salı

TAKUNYA SESİ

Bu büyük dedemlerin o şirin evlerindeki, haftada bir yakılan hamamın içinden gelen takunya sesleri olsaydı ne mutlu olurdum.
Ama ne yazıkki; unuttuğumuz hatta şeklini bile bazılarımızın hatırlamakta zorlandığı takunyaların o tok seslerinden değil bu ses. Yıllardır birikmiş, kimi zaman kapı arkalarında karanlıklarda, kimi zaman kendine ters de olsa aydınlığa çıkıp bir an yüzünü gösteren ama hemen itilince yine karanlıklarına saklanan o korktuğumuz takunya sesleri.
Ne yazıkki bu sefer kendi aydınlığını buldu gibi, ve fırsatı hiç kaçırmadan atıverdi kendini ortalık yere. Yıllardır sinsi sinsi beklediği kapının aralandığını görür görmez içeri girmek için hamlesini yapıverdi. Kapıyı kapatacak güçlü , akıllı eller, beyinler, yürekler hemen kapatmaya çalışsalarda o bir kere bulduğu aralığa takunyasını sokuverdi korkusuzca, kapıyı itenleri korkutarak.
Galiba da içeri girmeyi başaracak, öylesine güçlü bir dayanağı varki .
Halbuki "O" aydınlıklar, esenlikler ve huzur vaad ederken, takunya bize karanlıklardan başka hiç bir şey vaad etmiyor.